Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5721-5730 )

UYUMA VE UYANMA ADABI

5721 - Abbad Ibnu Temim'in amcasindan naklettigine gore, "Amcasi, Resulullah aleyhissalatu vesselami mescidde, ayaklarindan birini digerinin uzerine koymus vaziyette sirtustu yatarken gormustur."
Buhari, Salat 85, Isti'zan 44; Muslim, Libas 75, (2100); Muvatta, Kasru's-salat 87, (1, 173); Ebu Davud, Edeb 36, (4866); Tirmizi, Edeb 19, (2766); Nesai, Mesacid 28, (2, 50).
Imam Malik su ziyadeyi kaydetmistir: "Ibnu'I Museyyeb'ten bana ulastigina gore Hz. Omer ve Osman radiyallahu anhuma da boyle yaparlardi."

5722 - Hz. Cabir radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Biriniz sirtustu uzanip, sonra da ayak ayak ustune atmasin."
Muslim, Libas 74, (2099); Ebu Davud, Edeb 36, (4865); Tirmizi, Edeb 20, (2767, 2768).

5723 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam karni uzerine yatmis bir adam gormustu; hemen mudahaleedip: "Bu Allah Teala Hazretlerinin sevmedigi bir yatistir!" buyurdular."
Tirmizi, Edeb 21, (2769).

5724 - Hz. Cabir radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, kisinin korkulugu olmayan damda uyumasini nehyetti."
Tirmizi, Edeb 82, (2858).

5725 - Ummu Seleme ailesinden biri rivayet etmistir: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yatagi, insanin kabrine kondugu sekildeydi, mescid de bas tarafindaydi."
Ebu Davud, Edeb 106, (5044).

5726 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam geceleyin kalkti, kazayi hacette bulundu. Yani bevletti. Arkadan ellerini ve yuzunu yikadi. Sonra, tekrar uyudu."
Ebu Davud, Edeb 105, (5043).

5727 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'i Ka'be'nin avlusunda gordum, elleriyle soyle ihtiba edip oturmustu" dedi ve ihtiba oturusunu (gostererek) tarif etti. Bu kurfusa idi."
Buhari, Isti'zan 34.

5728 - Hz. Aise radiyallahu anha'nin anlattigina gore, "Kisinin (namazda) elini bos bogrune koymasini mekruh addederdi ve: "Bunu yahudiler yapar"derdi."
Rezin tahric etmistir. Ancak Buhari bunu bir bab basliginda muallak olarak kaydetmistir. Buhari, Enbiya 50.

NIFAK

5729 - Ibnu Amr Ibni'l-As radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Dort haslet vardir; kimde bu hasletler bulunursa o kimse halis munafiktir. Kimde de bunlardan biri bulunursa, onu birakincaya kadar kendinde nifaktan bir haslet var demektir: Emanet edilince hiyanet eder, konusunca yalan soyler, soz verince sozunde durmaz, husumet edince haddi asar."
Buhari, Iman 24, Mezalim 17, Cizye 17; Muslim, Iman 106, (58); Ebu Davud, sunnet 16, (4688); Tirmizi, Iman 14, (2634); Nesai, Iman 20, (8, 116).

5730 - Hz. Huzeyfe radiyallahu anh anlatiyor: "Nifak Resulullah aleyhissalatu vesselam devrinde vardi. Simdi ise, imandan sonra kufur vardir."

Buhari, Fiten 21.



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5721-5730 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.