Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3101-3110 )

3101 - Muslim ve Nesai'de gelen bir rivayette: "Biz ummi bir milletiz, ne yazi ne de hesap biliriz. Ay, soyle soyledir" dedi. Yani bir defasinda yirmidokuz, bir defasinda otuz gosterdi" denmistir."
Buhari, Savm 13, 5, 11, Talak 29; Muslim, Savm 13-15, (1080); Ebu Davud, Savm 4, (2319, 2320, 2321); Nesai, Savm 17, (4, 139, 140).

3102 - Ebu Bekre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Iki bayram ayi eksilmezler: Bunlar Ramazan ve Zu'l-Hicce aylaridir."
Buhari, Savm 12; Muslim, Siyam 31, (1089); Ebu Davud, Savm 4, (2323); Tirmizi, Savm 8, (692).

NIYET

3103 - Hz. Hafsa (radiyallabu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim orucu fecirden once niyetle (kesin kilmazsa) onun orucu yoktur.''
Ebu Davud, Savm 71, (2454); Tirmizi, Savm 33, (730); Nesai, Savm 68, (4, 196, 197).

3104 - Hz. Aise ve Hz. Hafsa (radiyallahu anhuma) buyurdular ki: "Sadece safaktan once niyet edenlerin orucu muteberdir.''
Nesai, Savm 68, (4, 197, 198); Muvatta, Siyam 5, (1, 288).

NAFILE ORUCUN NIYYETI

3105 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir gun bana:
" Yaninda (yiyecek) bir sey var mi?'' diye sordu.
"Hayir!'' demem uzerine: "Ben oruc tutacagim!'' buyurdu. Yanimdan cikinca bize bir hediye geldi -veya bize bir grup misafir geldi.- Resulullah (aleyhissalatu vesselam) eve geri donunce:
"Ey Allah'in Resulu bize bir hediye geldi -veya bize ziyaretciler geldi-sana yiyecek bir sey hazirladim!'' dedim.
"Nedir o?'' diye sordu. Ben:
"Hays! (un, yag, hurmadan yapilan bir yemek)'' dedim.
"Getir onu!'' buyurdu. Ben de getirdim. Aleyhissalatu vesselam onu yedi, sonra:
"Oruclu olarak sabahlamistim'' buyurdu.''
Mucahid (rahimehullah) der ki: "Bu, malindan sadaka cikaran adam gibidir, o, dilerse cikardigi sadakayi verir (yani kararini icra eder), isterse vermekten vazgecer.''
Muslim, Siyam 169, (1154); Nesai, Savm 67, (4, 193-195); Tirmizi, Savm 35, (733, 734); Ebu Davud, Savm 72, (2455).

3106 - Ummu'd-Derda anlatiyor: "Ebu'd-Derda (radiyallahu anh) gunduzleyin gelir: "Yaninizda yiyecek var mi?'' diye sorardi. Sayet biz: "Hayir, yok!'' diyecek olsak:"Oyleyse bugun ben orucluyum!'' derdi. Ebu Talha, Ebu Hureyre, Ibnu Abbas, Huzeyfe (radiyallahu anhum) hep boyle yaptilar."
Buhari, Savm 21, (Tercumede, yani bir bab basliginda zukretmistir).

ORUCU BOZAN SEYLERDEN KACINMAK

3107 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim kendiliginden kusacak olursa, uzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin."
Ebu Davud, Savm 32, (2380); Tirmizi, Savm 25, (720); Ibnu Mace, Savm 16, (1676).

3108 - Ebu Sa'id (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Uc sey vardir orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldirmak), kusmak, ihtilam olmak.''
Tirmizi, Savm 24, (719).

3109 - Ma'dan Ibnu Talha, kendisine Ebu'd-Derda (radiyallahu anh)'nin sunu anlattigini soylemistir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kustu ve orucunu acti. Sevban (radiyallahu anha) bu meseleyi sordu. Sevban:
"Dogru soylemis, o zaman abdest suyunu ben doktum'' dedi.''
Ebu Davud, Savm 32, (2381); Tirmizi, Taharet 64, (87).

3110 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ihramli oldugu halde hacamat oldu. Keza oruclu iken de hacamat oldu."

Buhari, Savm 32, Tibb 11; Muslim, Hacc 87, (1202); Ebu Davud, Savm 29, (2372, 2373); Tirmizi, Savm 61, (775, 776, 777).




Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.



----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3101-3110 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.